Boşanmış eşlerden birinin ölümü halinde velayet kime geçer? 2025
- Hasan Can Uca
- 9 Ara 2024
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 Şub
Boşanma Halinde Velayet Sahibinin Ölmesi ve Velayetin Kime Geçeceği
Boşanma davası sonucunda mahkeme tarafından velayet hakkı verilen eşin vefat etmesi halinde, diğer eşin otomatik olarak velayet hakkını alacağı düşünülse de, hukuken durum böyle değildir.
Boşanma Halinde Velayet Sahibinin Ölmesi Durumunda Ne Olur?
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 404. maddesi, "Velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır." hükmünü içermektedir. Bu doğrultuda, boşanma kararıyla velayeti alan eşin vefat etmesi durumunda, çocuğun velayeti kendiliğinden diğer eşe geçmez.
Eğer sağ kalan eş, çocuğun velayetini almak istiyorsa, velayet davası açarak mahkemeye bu talebini iletmelidir. Bu durumda, çocuğun yasal temsilcisi olmadığından, ona bir vasi atanması gerekmektedir. Mahkeme, çocuğa kayyım atanması için bildirim yapar. Velayet davasında çocuk bir vasi tarafından temsil edilir. Mahkeme yaptığı inceleme sonucu, çocuğun çıkarlarını gözeterek bir karar verir.
Velayet Kendisine Bırakılan Eşin Ölmesi Halinde Velayet Kime Geçer?
Boşanma ile birlikte eşler arasındaki evlilik birliği sona erdiği için, velayet sahibi eşin ölmesi halinde diğer eşin otomatik olarak velayeti alacağına dair bir hukuki düzenleme bulunmamaktadır.
Bu noktada, mahkemenin çocuğun üstün yararını gözeterek bir karar vermesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 426. maddesi uyarınca, çocuğun haklarının korunması ve yasal temsilden yoksun kalmaması için bir kayyım atanması gerekmektedir.
Çocuğun menfaatleri değerlendirilerek velayet konusunda nihai karar mahkeme tarafından verilecektir.
Ancak, evlilik devam ederken eşlerden birinin ölmesi halinde, velayet doğrudan hayatta kalan eşe geçer. Boşanma durumunda eşlerden birinin ölmesi halinde ise, velayeti olmayan eşin yeniden velayet talep edebilmesi için mahkemeye başvurması şarttır.
Sonuç olarak;
Boşanma halinde velayet sahibi eşin ölmesi durumunda, velayet kendiliğinden diğer eşe geçmez.
Çocuğun yasal temsilciden yoksun kalmaması için mahkeme tarafından bir vasi atanmalıdır.
Sağ kalan eş çocuğun velayetini almak istiyorsa mahkemeye başvurarak velayet talebinde bulunmalıdır.
Nihai karar, çocuğun üstün yararı gözetilerek mahkeme tarafından verilecektir.
Boşanmış eşlerden birinin ölümü halinde velayet ve velayetin kime geçeceği konusunda detaylı bilgi almak ve hukuki destek için hukuk büromuzla iletişime geçebilirsiniz.
Boşanmış eşlerden birinin ölümü halinde velayetin sağ kalan eşe kendiliğinden geçmeyeceğine ilişkin Yargıtay Kararları

1- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/13959 E., 2016/15392 K.
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe geçer. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi anne öldüğüne göre çocuk yasal temsilden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocuğu temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir (Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.41/1). O halde, çocuğun haklarının gözetilip korunması ve temsili için Türk Medeni Kanununun 426. maddesi gereğince çocuğa kayyım tayini için ihbarda bulunup, atanan kayyımın davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirdiği delilleri toplanıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik hasım ve eksik inceleme ile yargılamaya devam edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.11.2016 (Salı)
2- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/10029 E., 2016/10849 K.
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Velayet
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Çocuğun anne ve babası 28.12.2009 tarihinde kesinleşen kararla boşanmış, ... velayeti babaya bırakılmış, baba 03.10.2015 tarihinde vefat etmiştir. Çocuğun annesi olan davacının, velayetin kendisine verilmesini istemi ile "hasımsız" olarak açtığı dava mahkemece reddedilmiştir.
Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe geçer. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi baba öldüğüne göre çocuk yasal temsilden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocuğu temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir (Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). O halde, çocuğun haklarının gözetilip korunması ve temsili için Türk Medeni Kanununun 426. maddesi gereğince çocuğa kayyım tayini için ihbarda bulunup, atanan kayyımın davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delilleri toplanıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik hasım ve eksik inceleme ile yargılamaya devam edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.06.2016 (Prş.)
Comments